Kedi sahiplenmek, sanıldığının aksine çok fazla sorumluluk gerektirir. Yeteri kadar zaman ayırmak, beslenmesine dikkat etmek, güvenli bir alan oluşturmak gibi birçok konuda kendinizi yeterli görmüyorsanız kedi sahiplenmekten şimdiden vazgeçmenizi öneririz.
Kedi denilince aklımıza ilk gelen özellikleri oyuncu ve hareketli yapılarıyla kendilerini zorla sevdirmeleridir. Sahiplerini oldukça eğlendirebilen ve zaman zaman da problem çıkarabilen kediler, aslında sahiplerine bağlı ve duygusal hayvanlardır. Sahiplerinin duygusal ihtiyaçlarını ve içinde bulundukları psikolojiyi anlayarak onlara yaklaşımlarında değişimler gösterebilirler.
Fakat tüm yukarıda söylediklerimize sahip bir kedinin ortaya çıkabilmesi için kedi sahiplenmeden önce bilmeniz gereken ve önemli bazı sorumluluklarınızın olduğunu aklınızdan çıkartmayın.
Konu İçeriği
Kedi beslemek ya da kedi sahiplenmeden önce kendi kendinize sormanız gereken en önemli soru “kedi benim için doğru bir evcil hayvan mı?” sorusu olmalıdır.
Çünkü çoğu zaman kedi sahiplenenler bir süre sonra sıkılabiliyorlar. Genellikle oyunculuk yönleri dikkate alınarak kedi sahiplenilir ancak bir süre sonra kedi büyüdüğünde ve oyunculuk ruhunu yitirmeye başladığında, kediye bakış açısı değişir ve bir süre sonra kedi sokağa terkedilir. Bu, çok yanlış bir davranıştır ve bu yüzden kedi sahiplenmeden önce kedinin sizin için doğru bir tercih olup olmayacağını iyi hesaplamanız gerekir.
Evinize bir kedi almayı düşünüyorsanız ırk ayrımı yapmadan evinize almamanız gerekir. Bazı ırk kedilerin bakımı diğerlerine göre çok daha zor olabiliyor, beslenmeleri daha farklı olabiliyor ya da sahibine daha fazla ihtiyaç duyabiliyorlar. Bu yüzden kedi ırkı seçiminde dikkatli olmanız gerekir.
Eğer doğru kedi cinsi seçme konusunda kendinize güvenemiyorsanız ve bu konuda fikriniz yoksa, bir uzmana danışarak sizin için en uygun kedi cinsinin hangisi olduğu konusunda yardım talep edin.
Kedi sahiplenme amacı kişiden kişiye göre değişir. Ancak genel olarak yukarıda da bahsettiğimiz gibi eğlenceli varlıklar oldukları için tercih edilirler. Evet, kedi sahibi olarak üzerinize düşeni yapabilirseniz kediniz son derece eğlenceli bir ev arkadaşınız olabilir. Ama bunun için kedi edinmeden önce güvenilir bir alan oluşturup oluşturmayacağınız konusunda kendinizle hemfikir olmanız gerekir.
Özellikle büyük şehirlerde yaşayanlar ve sürekli çalışmak zorunda olanların, kedi sahiplenmeden önce evlerinde kedilerin kendilerini güvende hissedebilecekleri bir alan oluşturmaları gerekir. Sahibinin evde olmaması durumunda kedinin eşyalara zarar vermesini önlemek, kedinin canının sıkılmasını önlemek için mutlaka güvenilir bir alan inşa etmeniz gerekir.
Çoğu zaman yeni kedi sahiplenecekler, kedilere sadece mama verilmesi ile bakılabileceğini düşünürler ve bütçelerini de buna göre planlarlar. Bu, kesinlikle yanlış bir şeydir. Çünkü bir kedinin sadece mamaya değil; bakıma, veterinere düzenli olarak götürülmesine, aşı takvimine uyulmasına da ihtiyacı vardır. Tüm bunlar da tabi ki bütçe gerektirir.
Eğer edineceğiniz kedi için yeteri kadar ayırabileceğiniz bir bütçeye sahip değilseniz öncelikle bütçe konusunda kendinizi güvence altına almalısınız.
Kedi sahiplenmeye karar vermeden önce en büyük sorumluluğunuzun kedinizin aşı takvimine riayet etmek olduğunu unutmayın.
Kediler de tıpkı diğer canlılar gibi kronik bazı hastalıklara sahiptirler. Bu hastalıklarla başa çıkabilmenin en iyi yolu ise kedi aşı takvimine riayet etmektir. Bu da kendi başına bir zaman gerektirir. Eğer kedinizin aşılarını yaptırmaya yetecek kadar zamanınız yoksa kedi edinmekten vazgeçmeniz en doğrusu olacaktır.
Pek dost canlısı olarak bilinmeseler de, içgüdüsel ve tecrübeleriyle hareket eden kediler, yanlarında kısa bir zaman geçirdikleri insanların enerjisiyle birlikte onlara alışabilirler. Bizi bu kadar anlayan ve bu kadar hassas yaklaşan dostlarımıza biz ne kadar hassas yaklaşıyoruz hiç düşündünüz mü? Onların ihtiyaçları ve yaşam şekilleri konusunda ne kadar bilgi sahibiyiz? Gelin birlikte küçük dostlarımızı anlamaya çalışalım.
Bir kedi sahiplenme için tabii önce bir kedi sahiplenmeniz gerekiyor. Bu kararı verirken kendi sebepleriniz her ne olursa olsun onun da bir can olduğunu unutmadan ve bütün hayatı boyunca elinizden gelen en iyi şartlarda bakıp bakamayacağınız konusunu iyi tartarak sahiplenmelisiniz. Sahiplenen binlerce kedi, büyüdükten sonra sokaklara atılıyor ya da barınaklara terk ediliyor.
Hayvan ya da özelde kedi sahiplenme eğlenceli bir konudur aynı zamanda evet ama sadece kendi eğlenceniz için bir hayvanın hayatını mahvedecekseniz, sizi sevdikten size bağlandıktan sonra terk edecekseniz bu konudan uzak durmalısınız. Onu bir evladınız olarak görecek, koruyup kollayacak ve bütün yaşamı boyunca destek olabileceğinize inanıyorsanız siz de iyi bir hayvan sahibi olabilirsiniz.
Kediler, yapıları gereği sürekli panik halinde ve telaşlı hayvanlardır. Tabii uyanık oldukları süre içinde. Kedinizi sahiplendiniz ve yeni evine getirdiğinizde bazı aksilikler görmeye başladınız. Daha belki de birkaç saat önce size şirinlikler yapan hayvan gitmiş, yerine utangaç, çekingen ve telaş halinde bir hayvan gelmiş.
Korkmayın. Çünkü kedinizin verdiği tepkiler içgüdüsel olarak hareket etmesinden kaynaklanıyor. Dış dünyada da yeri değişen hayvanlar adapte olmakta güçlük çekerler. Kendi güvenli alanından ve kendine ait olduğunu hep bildiği alanından ayrılarak farklı bir yere gidince, farklı hayvanların alanını işgal etmiş olabileceğini düşünerek bir süre saklanmaya çalışırlar. Sizinle alakalı bir durum değil tamamen yaşama içgüdüleri ile alakalıdır.
Bir süre sonra yeni evini keşfe çıkacak ve bulunduğu yerin her bir noktasını tek tek koklayarak ezberleyecektir. Birkaç gün ve bazen daha içine kapanık hayvanlarda birkaç hafta kadar sürebilen bu durumun, korkulacak bir durumu yoktur.
Her ne kadar miskin hayvanlar olarak bilsek de kedilerin de standart bir yaşam düzeni oluşturmaya meyilli olduklarını biliyor muydunuz? Tıpkı insanlarda olduğu gibi güvenli bölgesine oldukça düşkün olan kediler, evcil hayata da çok çabuk adapte olabilirler. Bu nedenle kedi sahiplenme konusunda kararlı iseniz öncelikle onlar için güvenli bir alan oluşturun, çünkü onların güvende kalmaları demek iletişiminizin daha sağlıklı olması demektir.
Kediler, enerjik ve hareketli hayvanlar olsalar da bir o kadar da miskin hayvanlardır. Günde 12 ile 16 saatlerini uyuyarak geçirirler. Dinlenmeye duydukları ihtiyaçtan dolayı değil bedenlerinin uykuya ihtiyaç duyduğundandır. Bütün kedi türlerinde ortalama uyuma süreleri aynıdır. Uyanık olduğu zamanlarda harcadıkları fazla enerjinin bir şekilde karşılanması olarak düşünebiliriz.
Bu kadar uzun süre uyuyunca günü kaybetmiş gibi hisseden küçük dostlarımız, kendine kendine oynamak yerine sahipleriyle oynamayı tercih edeceklerdik. Zaman geçtikçe sizi de kendi cinsinden bir canlı olarak düşüneceği için enerjisini atmak için ve oyun arkadaşı olarak sizi seçebilir.
Bazı köpek cinslerinde olduğu gibi kediler de enerjisini atma ihtiyacı hisseder. Enerjisini tam olarak atamadığı durumlarda, çok dar alanlarda, kısıtlandığı durumlarda, baskı hissettiği durumlarda hırçınlık yapabilirler.
Genelde sokakta yaşayan canlılarda bu durum gözükmese de evcil hayvanlarda yemek ve su problemi pek çok hayvan sahibinin yaşadığı bir problemdir. Kolay kolay mama beğenmeyen, her kaptan su içmeyen, her yerde yemek yemeyen kediler, kendi standartlarını belirlerler ve onun standartlarını yakalayabilmeniz için sizi beklerler.
Hayvanlar içgüdüsel olarak sağlıklı yiyecekleri ya da daha az zararlı olan yiyecekleri ayırt edebilirler. Kedinizin mama beğenmeme sebebi de bu yüzdendir. Çok fazla su tüketirler ve bu da tüy sağlığı ve genel sağlıkları açısından oldukça önemlidir.
Her yerde ve her kapta su içmemelerinin sebebi temiz su kaygılarıdır. Dış hayatta genelde akan sulardan tüketmeyi tercih eden kediler, uzun süre dışarıda kalmış ve tozlanmış suları içmezler. En temel yaşam kaynaklarını gayet özenle ve dikkatle seçerler.
Bu yüzden kediniz için uygun gördüğünüz mamayı, mama kabına az koymanız gerekir ki mama bayatlamasın ve şayet kediniz yerse bir problem yaratmasın. Zaten bayatlamış mama konusunda burun kıvıracak olan kedinize de bu fırsatı vermemiş olursunuz.
Su, içmek için kara verdiği bir kapta ve her zamanki yeri değiştirilmeden tutulmalıdır. Günde birkaç defa suyunu değiştirmeniz, dostunuzu fazlasıyla mutlu edecek ve su tüketiminin artmasına yardımcı olacaktır. Dikkat edin, su tüketimi az olan kedilerde düzensiz kilo alımı çok daha fazladır.
Mamaları, sürekli mama kabında onları bekleyen yiyecekler olmamalıdır. Öğünleri iyi ayarlanmalı ve öğün saati geldiğinde düzenli olarak ve ölçülü olarak verilmelidir. Özellikle 5 yaşını geçmiş olan kedilerde sindirim sistemi yavaşlayacağı için yemek düzenine ekstra dikkat edilmesi gerekir.
İlginizi Çekebilir: Büyümeyen Köpek Cinsleri
Evcil hayvanlarımızın yaşam standartlarını düşündüğümüzde düzenli aşıları ve kontrolleri gözden kaçırılmaması gereken bir diğer husustur. Kedi sahiplenmeden önce aşılarının düzenli şekilde takip edilip uygulanması, olası hastalıklara karşı kedinizi korurken hali hazırda var olan fakat sizin fark edemediğiniz problemlerin de çözümü olacaktır.
Kedilerde aniden ortaya çıkabilen hastalıklar ya da genler yoluyla geçebilen ve belirli bir yaş aralığında ortaya çıkan hastalıklara karşı kedinizin aşı takibi ve düzenli kontrollerini yaptırmayı aksatmayın.
En basit olarak gözüken iç ve dış parazit aşıları, sadece bit, pire gibi durumlara maruz kaldığı vakit değil veterinerinizin yönlendirdiği şekilde ve aralıklarla yapılmalıdır. Çeşitli nedenlerle vücut içinde ve bağırsaklarda oluşabilen parazitler, küçük dostunuzun çok büyük problemler yaşamasına yol açabilir. Bu da yine kedi sahiplenme konusunda bilinmesi gereken önemli bir ayrıntıdır.
Kedi sahiplenme isteğiniz uyanmış ise mutlaka bilmeniz gereken konulardan biri de kedilerin oyun ihtiyaçlarıdır. Kedilerin oyun ihtiyaçları gerçekten eğlenmenin dışında, içgüdülerinin körelmesine izin vermemeleri ve enerjilerini bir yöne aktarmak istemelerinden kaynaklanır. Kediler avcı hayvanlardır. Oyunlar oynarken sizi avladığını zannetmesi ya da kendisinin götürüp bir yere sakladığı oyuncağını birkaç dakika sonra gidip tekrar bulduğunda aşırı tepkiler vermesinin sebebi budur. Avcı ruhlarını aktif tutmak isterler.
Öte yandan gün içerisinde, uyurken biriken enerjilerini atacak bir alana ihtiyaçları vardır. Tıpkı insanlarda olduğu gibi enerjilerini atamadıkları vakit huzursuzluklar yaşanabilir. Kedi sahiplenme konusunda hala kararınız aynı ise oyun ihtiyacı konusunda dikkatli davranmanız gerekir.
Kedilerde mama seçimi, kedi sahiplerini bu serüvende belki de en zorlayacak durumdur. Kediler, birkaç başlık önce bahsettiğimiz gibi, her mamayı yemediği ve her suyu dahi içmediği için sahiplerine bu konuda zorluklar çıkarabilir.
Mama seçimi yaparken bütün hayvanlarda geçerli olan kriterleri göz önünde bulundurarak kediniz için en doğru mama tercihini ve en yiyebileceği mama tercihini yapmanın bazen imkansız olduğunu düşündüğünüzü biliyoruz. Mama tercihi yaparken göz önünde bulundurmanız gereken genel kriterler şöyledir
Kedi bakımı, ilk kedi sahiplenildiğinde zor olsa da zamanla buna alışır ve kedinizi bir bebek gibi bakmaya başlarsınız.
Kedinizin yeni yerine alışması biraz zaman alacaktır. Mümkün mertebe yanında yüksek sesle konuşmayın, ortama alışması için nazikçe davranın.
Yavru kedi bakımı hakkında bilginiz yoksa mutlaka daha önce kedi besleyen birinden ya da veteriner uzmanlarından destek almanız gerekir.
Kedilerde mama seçimi, kedinin kısırlık, yavruluk, yetişkinlik ya da yaşlılık durumlarına göre yapılmalıdır.